18.12.2023

Prof. Dr. Zekeriya Güler hadislerden faydalanma esasları konulu konferans verdi.

Diyanet Akademisi Dinî İhtisas Konferansları kapsamında İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zekeriya Güler, Bursa Dinî İhtisas Merkezi eğitim görevlileri ve Akademi öğrencileri ile bir araya geldi.

Bursa Dinî İhtisas İhtisas Merkezi Konferans salonunda gerçekleştirilen programda konuşan İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zekeriya Güler, Din hizmetlerinde hadislerden faydalanma esaslarından bahsederken şerh olmadan hadisler tam olarak anlaşılamayacağından güncel bir örnek üzerinden Hadis okumada yöntem ve eserin önemini dile getirdi. Zekeriya Güler, “Hadis ilminin iki meselesi var: Sübut ve delalet. Bir hadisin kaynağı ve onun nasıl anlaşılması gerektiği son derece önemli. Bu sebeple kaynağına-tahricine aldırış etmeksizin hadislere yer vermek büyük bir sorumluluk ve eksiklik olur. Zira tapusu olmayan bir mesken, nasıl sahibine nispet edilemez ise senedi olmayan bir hadis de Hz. Peygamber’e nispet edilemez. Ayrıca şerhsiz hadis okumak ve onu nakletmek, bazen zihni kargaşaya ve dinin yanlış anlaşılmasına yol açar.” dedi.

 

Zekeriya Güler, Konuyu sekiz madde halinde örneklerle özetledi;

 

Hadis meclisinde, besmeleden sonra hamdü senâ ve salâtü selâm ile başlayan şu duâ cümleleriyle derse başlamak, İbnü’s-Salâh (v. 643/1245) ve onu takip eden muhaddisler tarafından tavsiye edilir:

 

 

الْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ أَكْمَلَ الْحَمْدِ عَلَى كُلِّ حَالٍ وَالصَّلَاةُ وَالسَّلَامُ الْأَتَمَّانِ عَلَى سَيِّدِ الْمُرْسَلِينَ كُلَّمَا ذَكَرَهُ الذَّاكِرُون وَكُلَّمَا غَفَلَ عَنْ ذِكْرِهِ الْغَافِلُونَ اللَّهُمَّ صَلِّ عَلَيْهِ وَعَلَى آلِهِ وَسَائِرِ النَّبِيِّينَ وَآلِ كُلٍّ وَسَائِرِ الصَّالِحِينَ نِهَايَةَ مَا يَنْبَغِي أَنْ يَسْأَلَهُ السَّائِلُونَ

 

1. Din hizmetlerinde ve eğitim faaliyetlerinde ders, sohbet, vaaz ve hutbe hazırlığı esnasında hadisler muteber kaynaklardan alınmalı. Kütüb-i Tis’a, Tecrîd-i Sarîh, Riyâzü’s-sâlihîn, Hadislerle İslâm gibi. Kitabın veya makalenin yazarı hadis âlimi değilse, mutlaka kaynak araştırması (tahriç) yapılmalı.

 

2. Çok zayıf olduğu belirtilen hadislerden uzak durulmalı, mevzu rivayetlerden kesinlikle kaçınılmalı (Sa’lebe kıssası gibi). İbn Hacer el-Heytemî’nin bu konudaki görüş ve fetvası ciddiye alınmalı. Tergîb-terhîb ve fezâil konularında zayıf hadis kullanılabilir. Ne var ki, aynı mânada sahih veya hasen hadis var ise onlar tercih edilmeli.

 

3. Hadisin farklı tarikleri tespit edilmeli. “Cahiliye döneminde gömülen kız çocukları (mev’ûde)”, “ıssız yerde ürküp kaçan binek” örnek verilebilir.

 

4. Tercümenin, dil ve üslubun öneminin farkında olunmalı. “ed-Dînu en-nasiha” hadisi, cihad, bereket-mübârek, haya, takva kavramları örnek verilebilir.

 

5. Sebeb-i vürudun bilinmesi hadisin doğru anlaşılmasına katkı sağlar. Örnek: “Eddebenî Rabbî” hadisi.

 

6. Yeteri kadar araştırma yapmadan her hadis gündeme taşınmamalı. Bu konuda Hz. Ali ile İbn Mes’ud’un uyarıları göz önünde bulundurulmalı.

 

7. Özellikle müşkil hadisler karşısında ilke olarak öncelikle “anlamak/fehim” esas alınmalı ve hemen tenkit cihetine gidilmemeli. Bir çözüm yolu olarak gerektiğinde tevakkuf prensibi benimsenmeli. Rasûl-i Ekrem’in ebeveyninin âkıbeti gibi.

 

8. Fıkhu’l-hadîs/Dirâyetü’l-hadîs son derece önemli bir disiplin. Hadisin sübutu ortaya çıktıktan sonra maksad-ı nebî (delâlet) keşfedilmeli ve rivâyet-dirâyet dengesi sağlanmalı. Bu konuda “Hadislerin Anlaşılmasında Rivâyet-Dirâyet Bütünlüğü” başlıklı makalemiz gözden geçirilebilir.

 

Program sonrası Eğitim Görevlileri ve kursiyerlerle hatıra fotoğrafı çektiren İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zekeriya Güler Dini İhtisas İhtisas Merkezinden ayrıldı.